Dinler arası diyalog,gayet masumane gözüken amaçlar ile insanlara deklare edildi elbette ki..Görünüşte Vatikan'dan çıkan bir görüştür ve amacı ilahi dinlerin birbiri ile olan muhabbetini arttırmak kaynaşmaktır. Böyle bir yazı kaleme aldığıma göre bu konuyu hiç bilmeyen biri bile emin olabilir ki amaç tabi ki bu değildi...
Şimdi ard arda komplo zinciri olan bu olayı inceleyelim. İlk perdeyi kaldıralım beraber ve ardındaki amaçları bulalım...
Hoşgörü adı altında ortaya atıldı bu fikir ve hemen soruyoruz ? Kudüs'te çizmelerine kadar müslüman kanına bulanan haçlılar ne oldu da müslümanlara hoşgörü gösterir oldu !?..
Papa John Paul,24 Aralık1999’da yayınladığı mesajda demiş ki; "Birinci bin yılda Avrupa, ikinci bir yılda Amerika ve Afrika Hıristiyanlaştırıldı. Şimdi ise Üçüncü bin yılda Asya'yı Hıristiyanlaştıracağız." birinci perdeyi bu sözle kaldırmak gayet mümkün anlıyoruz ki vatikan tüm dünyayı hristiyanlaştırmak dinlerinden uzaklaştırmak dinlerini yozlaştırmak amacıyla dinler arası diyalog safsatasını öne sürmüştür..Tüm insanları katolikliğin çatısı altında toplamayı planlayıp bunun için her bir dine onunla alakası olmayan figürler yerleştirdiler. Bahsettikleri diyalog çok farklı boyutlarda,Osmanlı'nın asırlarca yaptığı istimalet politikası ile alakası olmayan fitne dolu bir boyutta...
Türkiye'deki en önemli aktörleri ise fethullah gülendi. Kendisi Vatikan'ın kardinalidir buna emin olabilirsiniz..Ne denli tehlikeli bir oyun olduğu açık seçik ortada sanırım...Onun dışında Kur'an-ı Kerim 'i yozlaştıramayan haçlı siyonist kültürü İslam'ı dejenere etmek içinse tarikatları ve tasavvufu kullandı..Sonuç olarak ise sorgulamaktan bihaber, bilimden uzak geri kalmış, Avrupa'ya bağımlı bir müslüman kitlesi arzuladılar..Bunları başardılar mı başaramadılar mı bu analizi size bırakıyorum...
Zaten yozlaştırılmış hristiyanlık ve yahudiliğin yanı sıra İslam'ın da yozlaştırılmasını ön gören şeytanın askerleri bunu da bizim hoşgörü zaafımızı kullanarak yapıyorlar ve bizzat papanın hahamların eli ile gerçekleştirildiğini bize gösteriyorlar!..Ama biz onlara kadar varan bu sis perdesini aralayıp beraber bakacağız komplonun sahiplerine!..
Radikal dinci kesimlerle İslam ile yakından uzaktan alakası olmayan çoğu tarikat lideri ve müslüman görünümlü tapınakçı zihniyetlerle yıllarca karıştırdılar Türkiye'yi..Bu dinler arası diyologu ön planda tutan bazı islam alimi (!) kardinaller ne diyordu hatırlıyor musunuz ? La ilahe illallah deyin ama Muhammedun Resulullah demeye gerek yoktur..!!..NET SÖYLÜYORUM Kİ BU BİR PAGAN KÖKENLİ HRİSTİYAN MASKELİ TAPINAKÇI KABALİST GÖRÜŞÜDÜR !..Hz. Muhammed (s.a.v) 'nin İslam'daki rolünü en aza indirip kardinallerini fitne odaklarını rol model gösteriyorlar..Ve bununla da büyük kitleleri peşinden ateşe sürüklüyorlar!..Sonra da gidip papanın elini öpüp biat ediyorlar..Olay bu kadar açık ve net..Sonra ne mi oluyor ? Papa dinleri yozlaştırmadaki başarısını gidip Rockefeller'a anlatıyor hesabına geçirdiği bir servetle beraber Rockefeller malikanesinden ayrılıyor..Tabii papa da Rockefeller'in elini öpüyor biat ediyor..Bu emir komuta zinciri kabalaya iman eden tapınakçı kültürde sıkça kullanılır..Her şeyi planlayanlar perdenin en arkasındadır..Bir perdeyi kaldıran ilginç bir gerçekle karşılaşır ama salt gerçek o değildir onun ardında da gizli komplolar dönmektedir..
Burada tüm perdeleri sizlerle beraber kaldırdık ve dinler arası diyalogun Türkiye'deki faillerinden isim vererek/vermeyerek bahsettik onların kime bağlı olduklarını da söyledik beraberinde onların bağlı olduklarının kime taptığını da..!..
Dinler arası diyalog ile İslam'ı dejenere çalışmaları halen sürmektedir ve binlerce müslüman bu oyuna alet olup hiçbir şeyin farkında değildir..Lütfen uyanalım uyandıralım..Kur'an-ı Kerim'im ışığında,Hz.Muhammed(s.a.v)'in hayatını model olarak yaşayalım..Bu fitne ateşi başka türlü sönmez sönemez..
Dinler Arası Diyalog ;
-Tevhid anlayışına aykırıdır.
-Hz.Muhammed (s.a.v)'i alçaltma amacı güder ve bu hareketi başlı başına İslam için düşmanlıktır bu da açıkça bellidir.
-Fitnedir,sinsi planlarla bozulmayan İslam dinini tahrif etmeyi amaçlamaktadır.
...!...SADECE GERÇEKLER...!...
Ek olarak ; 2006 yılı içerisinde, eski ABD Türkiye Büyük Elçisi E. Edelman ve AB. Türkiye Delegasyonu Başkanı Kretschmer’in Cuma hutbelerinde geleneksel olarak okunan ‘Allah indinde din, İslâmdır’ (Âl-i İmrân,19) meâlindeki ayetinin okunmasıyla dinler arasında ayırım ve Hıristiyanlığa tehdit yapıldığı iddiasıyla rahatsızlıklarını dile getirmişlerdir..Ve o tarihten itibaren özellikle yurt dışındaki camilerde Ali İmran 19'un okunması azaltılmıştır..(Prof. Dr. Mehmet Bayrakdar'dan alıntı...)
Hoşgörü adı altında ortaya atıldı bu fikir ve hemen soruyoruz ? Kudüs'te çizmelerine kadar müslüman kanına bulanan haçlılar ne oldu da müslümanlara hoşgörü gösterir oldu !?..
Papa John Paul,24 Aralık1999’da yayınladığı mesajda demiş ki; "Birinci bin yılda Avrupa, ikinci bir yılda Amerika ve Afrika Hıristiyanlaştırıldı. Şimdi ise Üçüncü bin yılda Asya'yı Hıristiyanlaştıracağız." birinci perdeyi bu sözle kaldırmak gayet mümkün anlıyoruz ki vatikan tüm dünyayı hristiyanlaştırmak dinlerinden uzaklaştırmak dinlerini yozlaştırmak amacıyla dinler arası diyalog safsatasını öne sürmüştür..Tüm insanları katolikliğin çatısı altında toplamayı planlayıp bunun için her bir dine onunla alakası olmayan figürler yerleştirdiler. Bahsettikleri diyalog çok farklı boyutlarda,Osmanlı'nın asırlarca yaptığı istimalet politikası ile alakası olmayan fitne dolu bir boyutta...
Türkiye'deki en önemli aktörleri ise fethullah gülendi. Kendisi Vatikan'ın kardinalidir buna emin olabilirsiniz..Ne denli tehlikeli bir oyun olduğu açık seçik ortada sanırım...Onun dışında Kur'an-ı Kerim 'i yozlaştıramayan haçlı siyonist kültürü İslam'ı dejenere etmek içinse tarikatları ve tasavvufu kullandı..Sonuç olarak ise sorgulamaktan bihaber, bilimden uzak geri kalmış, Avrupa'ya bağımlı bir müslüman kitlesi arzuladılar..Bunları başardılar mı başaramadılar mı bu analizi size bırakıyorum...
Zaten yozlaştırılmış hristiyanlık ve yahudiliğin yanı sıra İslam'ın da yozlaştırılmasını ön gören şeytanın askerleri bunu da bizim hoşgörü zaafımızı kullanarak yapıyorlar ve bizzat papanın hahamların eli ile gerçekleştirildiğini bize gösteriyorlar!..Ama biz onlara kadar varan bu sis perdesini aralayıp beraber bakacağız komplonun sahiplerine!..
Radikal dinci kesimlerle İslam ile yakından uzaktan alakası olmayan çoğu tarikat lideri ve müslüman görünümlü tapınakçı zihniyetlerle yıllarca karıştırdılar Türkiye'yi..Bu dinler arası diyologu ön planda tutan bazı islam alimi (!) kardinaller ne diyordu hatırlıyor musunuz ? La ilahe illallah deyin ama Muhammedun Resulullah demeye gerek yoktur..!!..NET SÖYLÜYORUM Kİ BU BİR PAGAN KÖKENLİ HRİSTİYAN MASKELİ TAPINAKÇI KABALİST GÖRÜŞÜDÜR !..Hz. Muhammed (s.a.v) 'nin İslam'daki rolünü en aza indirip kardinallerini fitne odaklarını rol model gösteriyorlar..Ve bununla da büyük kitleleri peşinden ateşe sürüklüyorlar!..Sonra da gidip papanın elini öpüp biat ediyorlar..Olay bu kadar açık ve net..Sonra ne mi oluyor ? Papa dinleri yozlaştırmadaki başarısını gidip Rockefeller'a anlatıyor hesabına geçirdiği bir servetle beraber Rockefeller malikanesinden ayrılıyor..Tabii papa da Rockefeller'in elini öpüyor biat ediyor..Bu emir komuta zinciri kabalaya iman eden tapınakçı kültürde sıkça kullanılır..Her şeyi planlayanlar perdenin en arkasındadır..Bir perdeyi kaldıran ilginç bir gerçekle karşılaşır ama salt gerçek o değildir onun ardında da gizli komplolar dönmektedir..
Dinler arası diyalog ile İslam'ı dejenere çalışmaları halen sürmektedir ve binlerce müslüman bu oyuna alet olup hiçbir şeyin farkında değildir..Lütfen uyanalım uyandıralım..Kur'an-ı Kerim'im ışığında,Hz.Muhammed(s.a.v)'in hayatını model olarak yaşayalım..Bu fitne ateşi başka türlü sönmez sönemez..
-Tevhid anlayışına aykırıdır.
-Hz.Muhammed (s.a.v)'i alçaltma amacı güder ve bu hareketi başlı başına İslam için düşmanlıktır bu da açıkça bellidir.
-Fitnedir,sinsi planlarla bozulmayan İslam dinini tahrif etmeyi amaçlamaktadır.
...!...SADECE GERÇEKLER...!...
Ek olarak ; 2006 yılı içerisinde, eski ABD Türkiye Büyük Elçisi E. Edelman ve AB. Türkiye Delegasyonu Başkanı Kretschmer’in Cuma hutbelerinde geleneksel olarak okunan ‘Allah indinde din, İslâmdır’ (Âl-i İmrân,19) meâlindeki ayetinin okunmasıyla dinler arasında ayırım ve Hıristiyanlığa tehdit yapıldığı iddiasıyla rahatsızlıklarını dile getirmişlerdir..Ve o tarihten itibaren özellikle yurt dışındaki camilerde Ali İmran 19'un okunması azaltılmıştır..(Prof. Dr. Mehmet Bayrakdar'dan alıntı...)
"Sahte dinlerin kardeşliği"
YanıtlaSil